Hekim Dağılım Sorunu Çözülmeli ! Cumhuriyet Halk Partisi Ankara Milletvekili Dr. Aylin Yaman, Türkiye’de doktor azlığı değil, bölgeler ortası doktor dağılımı sorunu olduğunu söyledi.
TBMM Genel Kurulu’nda Sıhhat teklifi görüşmelerinde kelam alan Sıhhat, Aile, Çalışma ve Toplumsal İşler Komitesi üyesi ve Ankara Milletvekili Dr. Aylin Yaman; “Sözleşmeli çalışma, performansa dayalı çalışma üzere teknikler tabibi teminatsız bırakmakta, tüketmekte ve etik kıymetleri bozmaktadır” diye konuştu. CHP’li Yaman konuşmasında ülkemizde doktor sayısının yetersiz olduğunu ve bölgeler ortasında doktor sayılarındaki farklılıkların çözülmesi gerektiğini belirtti. Yaman konuşmasında; “Sağlık teklifinin 22’nci unsuruyla eleman temininde zahmet çekilen yerlerde kontratlı sıhhat çalışanı çalıştırılmasıyla ilgili olarak var olan 4924 sayılı Kanun’da bir değişiklik yapılarak bir yılda dağıtımı yapılacak konum sayısı en fazla 27 binden 36 bine çıkarılmak istenmektedir. Elhasıl, tabip bulma zorluğu çekilen yerlerde 9 bin tabibe daha kontratlı çalışma imkânı tanınmaktadır” dedi.
Batı’da 100 Bin Şahsa 346, Doğu’da 151 Tabip Düşüyor !
Çözüm teklifleri sunarken temel olanın her vakit sorunun gerçek tespiti olduğunun altını çizen CHP’li Yaman, “bu nedenle, sıkıntılara bakacak olursak doktor sayısının az olduğu doğrudur. Gerçekten, 100 bin bireye düşen tabip sayısı 228’dir, bu sayı hâlâ açıklanmamış olan 2022 yılı sıhhat istatistiklerinden değil, haber bülteninden temin edilmiştir ve Avrupa Birliği ortalaması olan 397’nin çok altındadır ama tabip azlığından daha çok dağılım sorunu mevcuttur. Batı Anadolu’da 100 bin bireye 346 doktor düşerken Güneydoğu Anadolu’da 100 bin nüfusa yalnızca 151 doktor düşmektedir. Uzman tabip özelinde baktığımızda ise tablo daha vahimdir. Batı Anadolu’da 100 bin şahsa 157 uzman tabip düşerken Güneydoğu Anadolu’da yalnızca 69 uzman doktor düşmektedir” tespitinde bulundu.
Pratisyen Tabip Dağılımı Daha Vahim !
Pratisyen tabipler özelinde durumun daha da vahim olduğunu belirten Dr. Aylin Yaman, “tüm ülkede 100 bin şahsa düşen pratisyen tabip sayısı yalnızca 63’tür. Üstelik uzman egemenliği olan İstanbul’da pratisyen doktor sayısı ülke ortalamasının çok daha altındadır. Bu durum, tabipleri tüketen temel bahislerden biridir. Yapılması gereken açıktır, birinci basamak esirgeyici hekimliğin merkeze konulması ve güçlendirilmesidir. Bu nedenle, aile tabibi uzmanı ve pratisyen takımının da artırılması gerekmektedir. Bununla birlikte, denetimli akışının sağlanması için sevk zincirinin kesinlikle konulması gerekmektedir” halinde konuştu.
Sağlık Sistemi Doktor Sayısına Endekslenmemeli
CHP Ankara Milletvekili Aylin Yaman düzenleme ile hemşire, ebe, psikolog, odyolog üzere çok sayıda sıhhat çalışanı olmasına karşın, yalnızca tabip sayısının artırımının da eksik olacağını vurguladı. CHP‘li Yaman, “burada bahsi geçen sayı artımı yalnızca tabibe aittir. Sıhhat sistemi maalesef yalnızca doktor sayısına endekslenmiştir. Sıhhat bir grup işidir ve tükenmişliğin ve tırmanan şiddetin önüne geçmede en kıymetli yaklaşım vazife tarifi aşikâr, uzman takımlarla donanmış bir sıhhat takımıdır. Beş dakikada hasta bakmaya zorlanan doktorlar için yardımcı sıhhat çalışanının değeri büyüktür. Sistemi kurarken branşa nazaran doktor / hemşire oranları kesinlikle gözetilmelidir” dedi.
Sağlıkta Kontratlı Çalışma Kaldırılmalı
CHP’li Yaman Genel Heyet konuşmasında, kamuda istihdam biçiminin kontratlı çalışmaya yönlendirilmek üzerine kurgulandığını belirtti ve “bu çeşit çalışmayla sıhhat çalışanı daha yüksek fiyat alabilmektedir. Teklifimiz, kontratlı çalışana verilecek yüksek fiyatın temel fiyat olarak 657 sayılı Yasa’ya bağlı olarak takımlı biçimde verilmesidir. Kontratlı çalışma, performansa dayalı çalışma üzere usuller doktoru teminatsız bırakmakta, tüketmekte ve etik bedelleri bozmaktadır. Birtakım uzmanlık kısımlarını artırırken kesinlikle uzun vadeli programlar yapılmalıdır. Örneğin, dahiliye uzmanlık kolu çoğunlukla yan kol geçişi olarak kullanılmaktadır. Genel dahiliye yaklaşımı gereken hastalık kümeleri için dahiliye uzmanı bulunamamaktadır. Planlama yapılırken yalnızca sayıya değil kısma özel duruma da bakılmalıdır” dedi. Son olarak konuşmasında tabiplerin tükenmiş olduklarının altını çizen Yaman, “tükenmişlik, tabibin önündeki en büyük pürüzdür. Tükenmişliğin önüne geçmenin en değerli yolu ise tabibe kaybettiği prestiji geri vermektir. İadeiitibar tabibi kontratla çalıştırarak değil garanti altına alarak gerçekleşebilir. Verdikleri emeğin karşılığını hem maddi hem de manevi olarak sunmak gerekir. Tek sorun maddiyat da değildir; özendirilmiş hasta şikâyet çizgileri, bu kanun teklifiyle konulan disiplin ve para cezaları, sopa üzere her an üstlerinde gezdirilen idari takip düzenekleri, tabibi ağır hasta yükünden daha fazla tüketen ve kıymetsiz hissettiren konulardır” diye konuştu. (BSHA – Bilim ve Sıhhat Haber Ajansı)
Leave feedback about this