HEP-SEN, İzmir Bayraklı Kent Hastanesi önünde yaptığı açıklamada “Yeterli İstihdamın Sağlanmadığı Bayraklı Kent Hastanesi’nde Tükendik, Tükenmeye Devam Ediyoruz” tabiri damga vurdu. Genel Lider Yunus Şimşek, sorun yumağı haline gelen Kent Hastanesindeki problemlerin tahlili için Sıhhat Bakanı Dr. Fahrettin Koca’yı İzmir’e davet etti.
HEP-SEN İzmir Şube Lideri Kemal Yılmaz, konuşmasında devasa İzmir Bayraklı Kent Hastanesinde İzmir ve bölge halkına hizmet edecek kâfi sıhhat profesyoneli olmadığını söyledi. Yılmaz, “Ancak ne yazık ki Sıhhatte Dönüşüm Programı kapsamında hizmetin ön plana alınıp, hizmet sunanların daha az umursandığı, son pandemi salgınında da daha ayyuka çıkacak formda neoliberal siyasetlerle kamu sıhhat hizmetinin özelleştirilmeye başlandığı, sıhhat çalışanlarının hiç umursanmadığı bu devirde biz tükendik. Onlarca üniversite hastanesi kuruluyor, her yıl binlerce öğrenci alınıyor lakin hocamız yok. Onlarca hastane açılıyor, binlerce yatak alınıyor, her yıl on binlerce hastamız oluyor fakat doktorumuz yok, hemşiremiz yok, ebemiz yok, fizyoterapistimiz, anestezi, röntgen teknisyeni, tıbbi sekreterimiz yok. 39 sıhhat branşı ile halkımıza hizmet etmeye çalıştığımız, gerimde duran bu koca binada çalışacak kâfi sıhhat profesyoneli yok. Devasa hastaneye İzmirliler ve sıhhat çalışanları ulaşamamaktadır. Sıhhat Bakanlığı da İzmir Büyükşehir Belediyesi de İzmir halkını ve sıhhat çalışanlarını mukadderatına terk etmiştir. Kent Hastanesinin hizmet verebilmesi için vilayet merkezindeki birçok hastanede kapasite azaltımına gidilmiştir” dedi.
Sağlık Çalışanları Bayraklı Kent Hastanesi’nde ‘Mahkum’ Üzere Gün Sayıyor
Bayraklı Kent Hastanesi ekim ortalarında açıldı. Tam 2060 yatak kapasiteli. Lakin içinde buraya ilişkin bir tane sıhhat çalışanı yok. Burada misyon yapan tüm sıhhat işçileri, merkez ve ilçelerdeki hastanelerden mecburî olarak süreksiz görevlendirme ile burada çalıştırılıyor. Atama yapılmadan bu türlü bir plansızlık sıhhat çalışanlarımızın sistemini ve sıhhatini bozuyor. Hizmet üreten 39 sıhhat branşı bu kurumda mahkum üzere gün sayıyor. Bu beşerler devletin memurudur kimsenin kölesi değildir. Bundan 99 yıl evvel Ulu Başkanımız Mustafa Kemal Paşa, İzmir rıhtımına çıkarak, “Ben İzmir’i ve tüm İzmirlileri severim. Hoş İzmir’in pak kalpli insanların da beni sevdiklerinden eminim’ diyerek İzmir halkına olan inancını ve sevgisini lisana getirmiştir. Lakin bugün gelinen noktada değerli İzmirliler ve kıymetli çalışma arkadaşlarımız, bu hastanede başta istihdam eksikliği olmak üzere, sıhhat çalışanlarına yönelik tüm sıkıntılar karşısında tükenmiştir”
Bakan İzmir’e Sloganları Atıldı
Hareketimiz HEP-SEN bir saha insiyatifidir. Acil servislerin, ağır bakımların sesidir. Buradan Bayraklı Kent Hastanesi önünden Bakanımızı İzmir’e davet ediyoruz. Bakanımızın İzmir halkı için buraya gelmesi gerekmektedir.
HEP-SEN Genel Lideri Yunus Şimşek, ise konuşmasında Sıhhat Bakanı Dr. Fahrettin Koca’yı gündeme getirdikleri problemlerin tahlilinin sağlanması için İzmir’e davet etti.Genel Lider Şimşek, Bakan Koca’yı Sıkıntıların Tahlili İçin İzmir’e Davet Etti
HEP-SEN Genel Lideri Yunus Şimşek, ise konuşmasında Sıhhat Bakanı Dr. Fahrettin Koca’yı gündeme getirdikleri meselelerin tahlilinin sağlanması için İzmir’e davet etti. Şimşek konuşmasında şu tabirlere yer verdi, “3 yılda tamamlanması gereken, 10 yılda tamamlanamayan, 8 sefer açılışı ertelenen İzmir Bayraklı Kent Hastanesi önündeyiz. Bu şatafatlı, bu heybetli binalara aldanmayın kıymetli İzmir halkı. Kocaman binalar dikenlere, holdinglere, işverenlere her şey güllük gülistanlık. Binalar tamam ancak içinde çalışacak ne tabip, ne hemşire, ne ebe ne de tekniker var. Tüm bunların içinde hastaları tedavi edecek sıhhat işçisi olmadığı üzere ilaç da yok bedelli vatandaşlar. Dezenfekten içeride yok, halk tabiriyle yara bandı dahi yok. Zeka küpü olan yetkililer, ‘Çözüm basit’ dedi. Ani kararlar ile hizmete devam eden hastanelerden doktorlar, hemşireler, ebeler çabucak bir kararla kent hastanesine, pardon ‘şehir dışı’ hastanesine gidiyorsunuz dediniz. Bozyaka, Yeşilyurt, Behçet Uz, Suat Seren, Çiğli ve Buca devlet hastanelerinden bizim sıhhat işçilerine bunu yapma hakkınız yok. Sıhhat Bakanına Sesleniyoruz ;, ‘İzmir’e, İzmir halkına hizmet veren sıhhat işçilerine sahip çıkınız’ Bu kurumlar işverenlerin, şirketlerin kurumu değil şahsen devletin kurumudur. Hepinizin hareketi HEP-SEN olarak geliriz dedik, işte meydandayız. Bu mağduriyet çözülene kadar susmayacağız, durmayacağız geldik dedik buradayız, yeniden geleceğiz” (BSHA – Bilim ve Sıhhat Haber Ajansı)
Leave feedback about this