Prof. Dr. Sina Ercan |
mörün tamamen çıkarılamaması, ses teline giden sinirlerin zarar görmesidir. O nedenle ilk seferde tam olarak çıkartılabilmesi, sinirlerin ve ses teli fonksiyonlarının korunması önem taşıyor. Hastamızın tümörünün çapı 3 santimetreyi geçiyor. Yetişkin bir bireyde, nefes borusunun çapının 2 santimetre civarında olduğu düşünülürse, tümör nefes borusunun yüzde 95’ini kaplıyordu. Bu hastalarımıza ameliyat sonrasında radyoterapi tedavisi verilerek, hastalığın uzun dönem nüksetme ihtimali de ortadan kaldırılıyor. Hilal Hanım’ın şu an hiçbir sıkıntısı yok, tekrar bu hastalığı yaşamasını da beklemiyoruz.”
KBB ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Zeynep Alkan ise, nefes borusu ve tiroid bezinin sağ yarısını etkileyen tümörü çıkarırken ses tellerinin hareketini kontrol eden sinirlari koruduklarını belirtti. Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi uzmanı Prof. Dr. Zeynep Alkan, bu tür ameliyatlarda çeşitli ses teli problemleri yaşanabildiğini anlatarak, “Tümörü çıkarırken ses tellerinin hareketliliğini korumaya dikkat ettik. Tümörle birlikte 3,5 santimetrelik bir kısım nefes borusundan çıkarıldı. Ardından sağlıklı dokular uç uca dikildi. Bu ameliyatta başımıza gelecek en büyük risk, ses tellerine giden sinirin hasar görmesiydi. Ama hem sinir monitörünü kullanarak hem de gözümüzle siniri bulup takip ederek, tümörden güzelce ayırarak, koruyabildik. Artık hastamız nefesini ayarlayabiliyor hatta şarkı söylüyor. Ses tellerine giden sinir korunmasaydı ses teli felci kaçınılmazdı. Tek taraflı bir ses teli felcinde ses kısıklığı, yutma zorluğu, yediklerinin yemek borusuna kaçması ve buna bağlı zatürre atakları; iki taraflı felçte ise nefes alma güçlüğü görülebilirdi” diye konuştu.
Leave feedback about this